Adı | STRESLE BAŞA ÇIKMADA DİN EĞİTİMİNİN ROLÜ |
Hazırlayan | FİLİZ TEKİN |
Danışman | ABDULLAH ÖZBEK |
Anahtar Kelimeler | STRES |
Doktora/Yüksek Lisans | Doktora |
Tezin Durumu | Bitmiş |
Üniversites/Enstitü | SELÇUK ÜNİVERSİTESİ / SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ |
Özet | Biyolojik, psikolojik ve sosyal bir varlık olan insan yaşam sürecinde birtakım ruhsal ve bedensel sıkıntılarla karşılaşmaktadır. Bu sıkıntılar "stres" kavramıyla açıklanmaktadır. Stres, organizmanın bedensel ve ruhsal sınırlarının tehdit edilmesi ve zorlanması ile ortaya çıkan bir durumdur. Başka bir ifadeyle, kişinin uyumunu bozan, tehlikeye sokan, gücünü azaltıcı ve zorlayıcı olarak değerlendirilen, kişi ve çevre arasındaki etkileşimdir. Stresli durumlar insanların, anlama, denetleme ve kendilerine güvenlerini tehdit eder. Bu durumda insanlar karar vermede zorlanır, olaya hakim olamaz veya olay karşısında kendilerini güçsüz hissederler. Tehdit ve zorlanmalar karşısında insan kendini korumaya yönelik bir tepki zincirini harekete geçirme özelliğine sahiptir. Bu özellik, tehlike ile karşılaşınca "savaş veya kaç" diye adlandırılan cevabın ortaya çıkmasıyla oluşur. Bir tehlike ile yüz yüze gelen canlı, başa çıkamayacağına inandığı anda bu tehlikeden uzaklaşmaya çalışır, başa çıkacağına inandığı tehlike ile savaşır, ve sonuçta duruma uyum sağlar. Genellikle, endişe, tehdit ve zorlanma gibi olumsuz bir içerikle özdeşleştirilen stresin, her zaman kötü ve istenilmeyen bir şey olduğu da düşünülemez. Şurası bir gerçektir ki, sağlıklı yaşam için, "stresli olmayan bir hayat" dilemek, stresin zararlarından ve muhtemel tehlikelerinden uzak durmak da, her zaman mümkün değildir. Zira stres veren birçok şey hayatın içinde mevcuttur. Ve de bir bölümü başarı için gerekli olan dinamizmin ve gelişmenin sebebidir, denilebilir. |
İçindekiler | - |